İstanbul’un caddelerinde sıkça rastladığımız bir manzara var; eski bir adam, plastik bir torba içinde ekmek kırıntılarını topluyor. Çok sayıda insan bu davranışını sadece bir alışkanlık olarak görse de, arkasında derin bir hikaye yatıyor. 17 yıldır sokaklarda ekmek kırıntısı toplayan Mehmet Bey, "Allah rızası için bu işi yapıyorum," diyerek bu eylemin ardındaki motivasyonu açıkça ifade ediyor. Peki, Mehmet Bey bu uğraşında neleri hedefliyor? Neden 17 yıl boyunca durmaksızın bu işi sürdürüyor? İşte, insanları düşündüren ve duygulandıran bu ilginç hikayenin detayları.
Mehmet Bey, İstanbul’un işlek caddelerinde sıklıkla gördüğümüz bir yüz. Ama onun hikayesi, sadece bir adamın ekmek kırıntısı toplaması ile sınırlı değil. 53 yaşındaki Mehmet Bey, yıllar boyunca kendi gözlemlerini ve deneyimlerini birleştirerek, gıda israfına karşı farkındalık sağlamaya çalışıyor. Her gün sokaklara çıkarak, ekmek israfını azaltma adına bir şeyler yapabileceğine inanıyor. "Günde binlerce ekmek çöpe gidiyor. Bu, hem bir israf hem de bir utanç kaynağı," diyor. Topladığı ekmek kırıntılarını ise ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. "Ben bir kurtarıcı değilim, sadece bir aracı," diye ekliyor.
Mehmet Bey’in topladığı kırıntılar, zamanla ihtiyacı olan kişilere ulaşarak onların karnını doyuruyor. Topladığı ekmek kırıntılarını, gıda bankalarına ve hayır kurumlarına teslim ediyor. Bütün bunları yaparken maddi bir kazanç güdüsü de taşımıyor. Onun için bu eylem, sadece bir görev ve topluma olan bir borcun ifası olarak görülüyor. "Bu iş benim için bir ibadet gibi. Allah rızası için insanlara faydalı olmalıyız," diyerek inancını ve bu işe olan bağlılığını belirtiyor.
Ekmeğin israfa uğramaması gerektiğini savunan Mehmet Bey, zihniyet değişikliğinin önemine de dikkat çekiyor. İnsanların yalnızca kendi ihtiyaçlarını düşünmekten vazgeçmesi ve çevresindeki insanlara duyarlı olması gerektiğine inanıyor. “Toplum olarak daha duyarlı olmalıyız. Bir ekmek, birçok insan için hayati öneme sahip,” diyor. Ekmek kırıntısını toplarken bazen insanların gözlerinde ya da davranışlarında dikkat çekici değişiklikler gözlemliyor. Bazı insanlar onu görüp duruyor, merak ediyorlar; bazen de yanına gelip bu eylemi destekliyorlar. Bu, toplumsal bir değişimin ilk kıvılcımını ateşlemek adına Mehmet Bey’in önemi büyük.
Mehmet Bey’in hikayesi, sadece bir adamın azmi ve kararlılığıyla sınırlı değil. Aynı zamanda bir toplumsal sorumluluğu da barındırıyor. İnsanları ekmek israfı konusunda daha duyarlı hale getirmek, Mehmet Bey’in en büyük hedeflerinden biri. “Ekmek, sadece bir yiyecek değil; aynı zamanda bir kültür, bir gelenek,” diyerek besin maddelerine ve onların değerine verdiği önemi vurguluyor. İnsanlar, doğru bir tüketim alışkanlığı ile hem kendi ekonomik durumlarını hem de başkalarının alın terini koruyabilir. Bu bağlamda, Mehmet Bey’in duruşu, toplum için ilham verici bir mesaj niteliği taşıyor.
17 yıllık deneyimin ardından, Mehmet Bey, sokaklarda yalnızca ekmek toplamaktan öte bir misyon üstlenmiş durumda. Kendisiyle yapılan röportajlar ve sosyal medya paylaşımı sayesinde, birçok insanı ekmek israfı konusunda düşündürmeye başladığını ifade ediyor. “Yavaş yavaş, ama farkındalık yaratabiliyorum. Bir kişi bile değişirse, bu benim için bir başarıdır,” diyor. Herkese bir umut vermek niyetinde; insanları düşündürmek, harekete geçirmeye çalışmak istiyor.
Sonuç olarak, Mehmet Bey’in sokaklarda yürüttüğü bu eşsiz eylem, hem bireysel bir mücadele hem de toplumsal bir farkındalık yaratma çabasıdır. Ekmek kırıntıları toplamak, onun için bir yaşam biçimi haline gelmiş durumda. Bu amacının arkasında yatan derin inanç ve azmi, çevresindekilere ilham vermeye devam ediyor. “Benim için bu bir ibadet. Herkesin bir şeyi yapmak için bir sebebi olmalı,” diyerek, hikayesini dinleyenlere önemli bir mesaj bırakıyor. Umut ve sevgi dolu bir çaba ile belki de daha duyarlı bir toplumu birlikte inşa etme hedefinde Mehmet Bey, bu kervanın en önde giden temsilcisi olmaya devam ediyor.