Antika eşya merakının son yıllarda artışı, birçok kişinin geçmişe olan özlemini ortaya çıkarıyor. Fakat bu ilgi, yalnızca evlerde veya müzelerde kalmayıp, bazı ilginç uygulamalar şeklinde hayata geçirilebiliyor. Bir muhtar, antika tutkusunu muhtarlık ofisine taşıyarak telefon kullanımını yasakladı. Bu sıra dışı karar, köy halkı arasında hem şaşkınlık hem de takdirle karşılandı.
Muhtar Bülent Yıldız’ın antikaya olan ilgisi çocukluk yıllarına dayanıyor. Ailesinin eski eşyalarını koruması ve bunlara olan hayranlığı, Bülent Bey’in antikaya dair merakını besledi. Özel bir koleksiyona sahip olan muhtar, zamanla bu hobisini köyü için faydalı bir projeye dönüştürmeye karar verdi. "Köyümüzün tarihi ve kültürel değerlerini koruma amacıyla eski eşyalarla dolu bir ofis oluşturmak istedim," diyor. Bu bağlamda, ofisinde yalnızca antika eşyaların sergilendiği ve misafirlerin geçmişe yolculuk yaptığı bir atmosfer yaratmayı amaçlıyor.
Bülent Yıldız, muhtarlık ofisinde telefon kullanımını yasaklamasının sebeplerini ise şöyle açıklıyor: "Günümüzün hızlı iletişim dünyası, insanları geçmişten koparıyor. Burada, antikaların sunduğu tarih kokusunu ve nostaljiyi yaşamak istiyorum. İnsanların bu değerli eserlerle etkileşimde bulunmasını ve geçmişin izlerini hissetmesini hedefliyorum."
Köy sakinleri, muhtarlarının bu kararını genel olarak olumlu karşılıyorlar. Villaköy'ün sakinlerinden Aysun Hanım, "Bu ofis, zaman yolculuğu yapmamızı sağlıyor. Burada telefon yok, sadece geçmiş var," diyor. Hatta köyde yaşayan bir grup genç, muhtarın ofisinin önünde toplandıklarında oyun oynamak yerine eski oyun kartları ile vakit geçirmeyi tercih ediyorlar. Bülent Bey, bu davranışlarından memnuniyet duyuyor ve gençlerin ileride geçmişe daha duyarlı bireyler haline geleceğini umut ediyor.
Muhtar, telefon yasağı ile birlikte sosyal medya paylaşımını da yasaklama kararı aldı. Herkesin sosyal medyadan uzak kalıp, antikaların sunduğu güzelliklere odaklanmasını teşvik ediyor. Bunun yanında, köyde antika dostları için düzenlenen etkinliklerle, geçmişten gelen zanaatkarların ustalığını genç kuşaklara aktarmak niyetindeler.
Muhtarlık ofisindeki bu değişim, zamanla geniş bir ilgi alanı bulmuş durumda. Köy halkının ve çevre illerden gelen ziyaretçilerin ilgisi giderek artıyor. Bülent Yıldız, "Amacımız sadece köyümüzde değil, çevre illerde de bu tarz bir farkındalık yaratmak," diyor. Antikaların taşındığı bu muhtarlık ofisi, zamanla küçük bir müze haline dönüşme yolunda ilerliyor. Gelecek günlerde, yetkililerin projenin büyütülmesi ve daha fazla insanın bu deneyimi yaşamasını sağlamak için destek arayışında olduğu belirtiliyor.
Sonuç olarak, muhtarın ofisinde uyguladığı telefon yasağı, antika merakını ve geçmişe saygıyı teşvik eden başarılı bir uygulama olarak köyde yankı bulmuş durumda. İnsanların geçmişle olan bağlarını kuvvetlendirmek için yapılan bu girişim, teknoloji çağında kaybolan bazı değerleri yeniden hatırlatıyor. Bu tür projelerin yaygınlaşması, toplumların kültürel kimliklerini yeniden şekillendirmesi açısından oldukça önemli görünüyor. Muhtar Bülent Yıldız, bu misyonunu sürdürebilir ve ilham verici bir örnek olmaya devam ederse, benzer uygulamaların farklı yerlerde de hayata geçirilmesi mümkün olabilir.